Yirminci yüzyılın ikinci yarısında yükselen ikinci dalga feminizme dek, cinsiyet gelişimine dair çalışmalar, cinsel ve toplumsal cinsiyet kimliklerine dair fikirler psikologlar tarafından sıklıkla göz ardı edildi.Cinsiyetler arasında ki fiziksel farklar gibi, erkeklerin ve kadınların psikolojik olarak oluşumları arasında neredeyse her zaman bir ayrım yaparız.
Bazı insanlar beyinlerimizin, muhtemelen evrimsel bir amaca yönelik olarak belirli toplumsal cinsiyet rolleriyle programlandığına; örneğin erkeklerin sistematikleştirme becerisine karşın kadınların empatiyle donatıldığına inanır.
Ancak sosyal öğrenme teorisi, cinsel kimliklerin psikolojik farklarını öğrenilmiş davranışlar olarak açıklar.Çoçuklar yetişkinlerden, toplumsal cinsiyetlerine uygun görülen belirli tutum ve davranışları veya cinsel steore tipleri ögrenir.Kendi cinsiyetlerine mensup yetişkinleri örnek alarak kendi davranışlarını şekillendiren çocuklar, belirgin '' erkek '' ise veya '' kadınsı'' özellikler geliştirir. Bu süreç, yetişkinlerin çoçuklara basma kalıp biçimlerde davranma eğilimleriyle pekişir.
0 Yorumlar